23 Eylül 2009 Çarşamba

beynimde o kadar soru o kadar düşünce var ki artık baskı yapmaya başladılar beynime.... kurtulmak istiyorum bazılarından.. onlarca cevaplanmamış soru, çıkmaz sokak gibi çıkmaza dönmüş düşünce beynimi yiyip bitiriyor.. biri cevaplansa belki çorap söküğü gibi diğerleri de cevaplanacak.. ama biri cevaplanmadan bir diğeri yer ediniyor.. kafamın içi örümcek ağı gibi. adım atacak yer yok. kişiler, olaylar, sebepler -sonuçlar, sonuçsuzluklar daraltıyor içimi... dayanacak gücüm kalmıyor bazen ağlamaya başlıyorum sebepsiz ve sonuçsuz... yersiz ağlamalar.. sinir bozuklukları. dengemi yitiriyorum sanırım.. delirmek mi bu? yoksa sinirsel yaralanma mı? ne derseniz deyin ama ben kendimi iyi hissedebilmek için hep yazıyorum... heryere, her şeye yazıyorum bazen bi bira şişesinin buğusuna, bazen tozlu bir masaya anlamsız veya anlamlı şeyler yazıyorum çiziyorum... rahatlıyormuyum? -hayır. ama bi an olsun onu orada bırakıp bir diğerini düşünüyorum...bitmeyen düşünceler, cevaplanmayan sorularda yaşamaya alışmam gerekiyor sanırım ve bir gerçeği de kabullenmeliyim ki sanırım büyüyorum... çok değil bi kaç sene veya bi kaç ay önce bu kadar yoğun değildi düşünceler ve sorular.. son zamanda onlar büyüdü ve sanırım asıl önemli olan , ben büyüdüm...

Hiç yorum yok: