31 Temmuz 2009 Cuma

yokmuş bu koyu yalnızlığın çaresi
sebepsiz şiirler yazdırırmış insana gecenin bi vakti
ulaşmak isteyipte ulaşamadıın düşermiş aklına
yorgunluğun artrmış geceleri düşünmekten
en sakin geceyi beklermişsin ağlamak için
gözyaşların rahatsa aksın die
zor olurmuş eylül ayında geceyi sakin yakalamak
bazen günlerce beklermişsin
süzülmesi için gözyaşlarının
bazen sabrın kalmaz en olmadık yerde ağlarmışsın çaresizce
duygular en çok geceleri dirilirmiş
özlem,sevgi,aşk,hüzün,dert
gebeymiş her zaman geceye
yokmuş bu derin çaresizliğin çaresi
bilmek isteyipte örenemediklerin takılırmış aklına
sevda trenlerinin dumanı tütermiş başucunda
kalbindeki aşkın sirenleri eşlik edermiş o dumana...

birbirine kavuşamayan aşklar varmış
uzaktan uzağa yaşarlarmış hikayelerini
dokunmak yokmuş onların aşklarında
sonsuz olmasının sebebi de buymuş zaten
birbirlerine dokunmak arzusuyla yaşarlarmış aşklarını
herkes hayranmış onların bu sevdasına!
peki kimlermiş bu sonsuz aşkın sahipleri?
farkında olmazmışız ama
gönüllerimizin sevdasıymış bu yaşanan
unutmak istenilen ama unutulamayan
silinmek istenen ama silinemeyen
biz fark etmesekte
onlar gizlice yaşarlarmış aşklarını
pişman olmadan
örenmesi güç olurmuş bu sevdayı
hatta eğer bilinirse kaybedermiş sonsuzluğunu
ama gizli kaldıında
benimsermiş o güzel sonsuzluğu!...

----eylül 2007---
ben düşündüklerimi hayatıma yazıyorum kağıda değil ...
bir bir hemde her yeni düşüncede bir çizik atıyorum hayata,
sayamayacağım kadar çok biriktiler...sadece düşüncelerim olsa yine iyi..
her yaşadığımı her aldanışımı her yeminimi her bozuşumu ve her kahroluşumu...
arkadaşım bir yazsında şöyle bi soru sormuş:"Okuyan,senin halüsinasyon var mı?
başkasının gözünde kendini görür gibi oldun mu?"
evet oldum, çok gördüm, çok aldandım her seferinde yanıldım ama gördüm
eminim bir an bile olsa halüsinasyon değildi o...
bi an ama sadece 1 salisenin 60ta biri veya 120 de veya 240 ta biri ama gördüm...
mutlu ettimi daha sonrasını da görünce, hayır mutlu olmadım daha sonraki anlarda
yalanı gördüm
iğrençliği ve kötülüğü gördüm o gözlerde ve ben bunları halüsinasyon olarak algılamak istedim
o zaman..çok mu iyimserim yoksa fazla mı aptal ...
ben aptallığı seçiyorum galiba..
kimileri saflık olarak algılıyor bunu ama ben saf değilim aptalım
gözümde koskocaman bir perde var ve ben onu hiç kenara çekmeden
hayatı o bordo perdenin arkasından izliyorum asıl renklerini görmüyorum hayatın...
belki de asıl rengi yoktur bu yaşadıklarımızın herkes kendi rengini seçmiştir perdesinde...
ben bordoyu seçtim...mutlumuyum -hayır- ama mutsuzum da diyemem
hayatımın bazı evrelerinde gerçekten güzel şeyler yaşadığımı bilmekle yarına gidiyorum...
hiç yaşamamış olanlara da iyi bişiler yaşamalarını tavsiye ediyorum ...

Begüm Oskay " 10 Kasım 2008 "
makineyi "S" konumuna getir ışığı(dyaframı) makine ayarlasın sende hareket eden bi cismin anını yakala ..gerçektede anı yakalasak bırakmasak istediğimiz zaman açıp baksak olmazmı...veya anı silsek o an hiç yaşamasak olmazmı yahu..neden...gözümüzde fotoğraf objektifi gibi görse beynimizde makine gibi kaydetse olmazmı?aslında kaydedebiliyoruz biz anı fakat zamanla beynimiz format atıo kendine unutturmak mı istio yoksa gerçekten unutuyomuyuz bilmiyorum...benim beynim unutturmak istemio bana bazı şeyleri...sürekli gözümün önünde olanı yine gözüme sokuo beynim..
Begüm Oskay " 11 Kasım 2008 Salı "
Özlemek! Bile Bile yalan söylemek.."hayır özlemedim" demek.Zamanında söylenmiş diğer sözler gibi... Ateşten kaç(ama)mak.Herşeye rağmen yine de özlemek..Kendine, beynine, en önemlisi de kalbine söz geçirememek."o"nun ne yaptığı umrunda olmadan tek başına özlemek.yalnız olmadığını bilmek fakat tek başınalığın farkına varmak.Artık Gözlere bakamamak, sesi bir daha hiç duyamamak, tenini hissedememek, ve bunları özlemek. Anılara esir olmak, Aslında ona esir kalmak.Alışamamak, gittikçe yabancılaşmak, hatta unutulmak. dinlediğin şarkılarda onu aramak ve tüm bunlara rağmen yaşamak.İmkansızlığına kendini alıştırmak, o hiç olmamış gibi, içindeki en gizli zindanlara onu hapsedip herşeye rağmen YAŞAMAK...
Aşkımızın bittiği yerde kaldım ben yüreğimle,
Yığıldım bir köşeye sessiz sakin öylece,
Canım yandı hissettirmedim sana,
Gittiğin yola daldı gözlerim çaresizce,
Arkandan seslenemedim dön diye,
Bunu istemeye hakkım yoktu senden,
Hayat senin hayatın ve seçim senin.
Bir boşluktu yaşadığım, onca anı belki de,
Yaşanmamış saymaktı tek çare,
Acı atmıştı ağlarını üzerime kahpece,
Sende herşey bitmiştti, kabullenmeliydim,
Yetim kalmıştı düşlerim bir kes daha,
Son noktayı uzaklaşan ayak seslerin koymuştu bu sevdaya,
Düşlerimin sessizliği sardı bedenimi,
Gece yüzüme vuruyor rüzgarıyla sinsiliğini,
Ağaçlar çıplak, sonbahar dökmüş yapraklarını,
Sanki üzerime kapatmışlar ölü dallarını,
Çiçekler açmıyor artık benim dünyamda,
Renklerim hep soluk tonlarında,
Berrak değil artık sular,
Yıpratıyor beni bu sessiz akşamlar,
Yapmacık olmuş çevremdeki bütün dostlar,
Yürek kanar olmuş hiç durmadan,
İsyan eder durur hiç susmadan,
Çareler gülümser öylece uzaktan.
Uzatsam elimi ona, yine de tutamam,
Alışmışım hüzne, mutluluğa dayanamam,
Dünyamda mutluluklar olmuş yalan,
Bunu da kabullenmek mümkün,
YÜREĞİM DAYAN,
Bir gün gelse kurtulsam bu sevdadan,
mezar taşlarının birinde adım yazmadan...